Tuesday, June 3, 2008

Hamdi Restoran- 2

Hamdi restorant yazımı hatırlayacaksınız.Peki bundan sonra neler oldu ondan bahsetmeliyim.Bir süre sonra blogumu okumuş olacaklar ki.Blogumun bağlı oldugu adreste bir e-posta ile karşılaştım.Çok nazik bi şekilde babama ve bana yaşattıkları kötü tecrübeden dolayı özür dilediklerini,bahsettiğim konularla ilgili gerekli değerlendirmeleri yaptıklarını ve uygun oldugum bir zamanda beni mutlaka yeniden misafir etmekten memnuniyet duyacaklarını belirten gerekli iletişim bilgilerinin belirtildiği bir mail.Beni şaşırtan ve sevindiren bu mesaja, ben de teşekkür ve memnuniyet bildiren bir cevap yazdım. Kötü tecrübeler yaşanmış olsa bile bu şikayete ilgi gösterecek ve düzeltmek isteyecek kadar müşteri odaklı bir anlayışa sahip olmalarının memnuniyet verici olduğuna dair. Benim e-postamın altında iletişim bilgilerim de var. Cevabın altında iletişim bilgilerini görür görmez hemen bir telefon aldım. (Bu ikinci önemli dikkatti bence.İletişim bilgim olmadığından ancak mail atabilmek,bu bilgiye ulaştıgında ise müşteri ile hemen bire bir temasa geçmek).Beni arayan kişi Hamdi restorant a tam 12 yılını vermiş olan Mehmet Öztürk bey idi.
Yaşadığım şeylerin neler olduğunu tahmin edebildiğini,bu tarz aksaklıkların kabul edilir olmadığını Kendisinin ,Hamdi beyin,Şevket bey in (Hamdi Bey'in oğlu) bu kuruma yıllardır ne kadar özen gösterdiklerinden bahsetti.Bende tam da bu yüzden bu denli marka haline gelmiş bir yerde bazı seylerin gözardı edilemediğinden beklentinin bu anlamda yüksek olduğundan bahsettim.İnsanın yedikleri heryerle aynı olsa bile bir servis kalitesi beklentisi oluyor.
Mehmet bey ısrarla beni ve misafirlerimi yeniden ağırlamak istedi.Tesadüf geçen sefer babam gelmişti.Bu sefer de annem.Olumsuz tecrübemizi olumluya çevirme gayretlerini geri çevirmedik.Annem,Kuzenim ve benim için bir rezervasyon aldılar ve geçtiğiimz Cumartesi günü bizi ağırladılar.
Bu sefer herşey gerçekten kusursuzdu.Terasın en güzel yerinde masamız rezerve edilmişti. Girişteki arkadaşlar bizi masamıza yönlendirdikten sonra Mehmet bey hemen masamıza geldi kendisi ile tanıştık ve bizi masamamızla ilgilenecek servis elemanımızla tanıştırdı . ( aslında bu iyi bir tarz Amerika'da restorantta daha yetkili birisi size servis elemanınızı tanıştırıyorSsize yardımcı olacak kişi budur diyor.hatta bir vardiya değişmi saatine denk gelecekse yeni kişiyi söylüyor ve bu kişi ile devam edebilirsiniz ihtiyaçlarınızı karşılamaya diyor. Böylece herkese el kol kaldırıp dikkat çekmeye çalışmıyorsunuz. )
Sipariş sırasında sadece 1 kez neler istediğimizi söyledik.Hatta kuzenim beytinin ruhuna aykırı olarak ben acılı beyti istiyorum dedi.Mehmet bey bunun da yapılmasını sağladı. Hiç beklemeden, gelmesi gereken sıra ile hersey vaktinde,taze ve doğru ısısında geldi. Girizgahtaki güney mutfagı alışkanlıkarından konuşulmasını atlamayan Mehmet bey çok özel turşularından ayrıca servis ettirdi. Yemekleri afiyetle yedikten sonra üzerine Hamdi spesiayal baklavası yenildi ve çaylar içildi.Bu esnada Mehmet bey yeniden masamıza konuk oldu ve güzelce sohbet ettik.Blogumda yazdığım ve uyardığım için teşekkür ettiler.Servis konusunun ne kadar zor,hataya açık,eğitimle ilgili olduğu konularından konuştuk.Çalışanlar ne kadar eğitilse de sahne başarısının ayrı bir konu olduğundan bahsettik ve bu sefer en olumlu düşünce ve tecrübelerle ayrıldık.
Bu coğrafyada yaşayan insanlar olarak bizim ihtiyacımız olan şey anlaşıldığımızı hissetmek.Mükkemel ürünü ve servisi alamasak bile karşımızdakinin bizim sorunumuza ortak olması sizi anlıyoruz diyebilmeleri.
Hamdi restorant müşteri odaklı anlayışlarını,samimiyetle krizlerin nasıl yönetildiğini çok güzel şekilde gösterdi.

No comments: